Bildiğimiz cami tasarımlarından oldukça farklı olan Sancaklar Camii, Sancak ailesi tarafından mimar Emre Arolat’a yaptırılıyor. Arolat camiyi Hira mağarasından esinlenilerek 4 ayda tasarladı. 2013 yılının ilk cuma günü açılan cami dünyaca ünlü birçok ödüle layık görüldü.
Mimar Emre Arolat kimdir?
Emre Arolat, 24 Haziran 1963’te Ankara’da doğdu. 2004 yılında Gonca Paşolar ile birlikte EAA-Emre Arolat Mimarlık’ı kurdu. 1982’de Galatasaray Lisesi’nden mezun olan Emre Arolat, 1986 yılında girdiği Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nden 1992 yılında yüksek lisans derecesiyle mezun oldu. 1986-1987 yıllarında Washington DC’de “Metcalf and Associates” Mimarlık Bürosu’nda çalışan Arolat, Türkiye’ye döndükten sonra Arolat Mimarlık Mühendislik’de çalışmaya başladı. 14 yıl boyunca annesi Şaziment Arolat ve babası Neşet Arolat’la birlikte tasarımcı ortak olarak çalıştıktan sonra 2004 yılında Gonca Çırakoğlu ile birlikte EAA-Emre Arolat Architects’i kurdu.
Alışılagelmişin dışında, gelenekselden uzak olarak tabir edebileceğimiz bu camide diğer camilerde gördüğümüz gibi süslemelere, ışıklara rastlanmıyor. İçeride sadece gün ışığı ve led ışıklarla sağlanan bir aydınlatma mevcut. Tasarım sürecinde Emre Arolat Tanrı ile baş başa kalma düşüncesiyle ilerliyor ve ona göre tasarlıyor.
Mimar Emre Arolat’ın Hira mağarasından esinlenerek yaptığı Sancaklar Cami 2011’de Dünya Mimarlık Festivali’nde Geleceğin Projesi ödülünü, 2013’te Dünya Mimarlık Festivali’nde dini yapılar kategorisinde dünya birincilik ödülünü, 2014’te Mimarlar Odası Yapı Ödülü’nü alıyor. 2015 yılında Mies Van Der Rohe Avrupa Ödülleri arasında en iyi 40 yapıdan biri seçiliyor. 2016 yılında “Gerçekleştirilmiş Camiler Ödülü”, “Special Award of Architext Review Ödülü” ve AICA Hindistan “Kültürel ve Toplumsal Alanlar Ödülü”, 2017 yılında AMP “Architectural MasterPrize Ödülü”, 2018 yılında RIBA – İngiliz kraliyet Mimarlar Enstitüsü “Yılın Uluslararası Yapıları Ödülü”, 2019 yılında Amerikan Mimarlar Enstitüsü “İnanç ve Biçim Ödülü”, son olarak ise 2022 yılı şubat ayında Abdullatif Al Fozan Ödülü’ne layık görüldü.
Büyükçekmece’de bulunan cami şehir merkezinden oldukça uzak, öyle ki buraya toplu taşıma ile gelmek pek mümkün değil, özel araç gerekiyor. Buna rağmen gerek yerli gerek yabancı turistler mimarisinin farklılığı sebebiyle yoğun ilgi gösteriyor, oldukça sık ziyaret ediliyor. Ziyaretçileri caminin girişinde mimar Emre Arolat’ın şu yazısı karşılıyor:
ÖZ
“Yeryüzünde böbürlenerek yürüme.
asla yeri yaramazsın, boyca da dağlara eremezsin”
İsra Suresi, 37.ayet
“Herhangi bir yer burası, secde edilen.
Temizdir.
Tevazu şiarıyla imar edildi.
Ne övünür şekliyle, ne kabarır eşkaliyle.
Yaratanla insan arasına girmez görkemiyle.
Kaçınır.
Biçimlerin ardında gizlenen özü arar daha ziyade.
Hafifçe ilişir yeryüzüne.
Adeta hemhal olur hem tepeyle hem de vadiyle, doğadan ödünç aldığı cildiyle.
Sanki hep oradaymışçasına.
İçi de sadedir dışı gibi, takıp takıştırmaz, bağırıp çağırmaz.
Dedim ya alçak gönüllüdür.
Kıble duvarını yıkayan ışıktır yegane tezyinatı.”
Haber: Ecenur Erdeniz
Kaynak: Wikipedia
İstanbul'a Ait 